360


  • Share on Pinterest

Hedeflerimiz hiç tutmuyor. İşte/girişimcilikte sık sık. Hayatta ise çoğu zaman.

Doğal olan da bu. Komplike bir yapı içerisinde, komplike bir tahminde bulunmak ve bunu tutturamamaktan doğal bir şey olamaz.


Problem, hedeflerin gerçek olduğuna inanmamız. Ve daha kötüsü, gerçeği doğru ya da yanlış diye iki gruba ayırma ihtiyacımız. Siyah beyaz gibi.

Birçok şeyi bu yüzden yarım bırakıyoruz. “Bu yıl düzenli spor yapacağım.” deyip, 3. günü atlayınca, hedefimi tuturamadım deyip sporu bırakıyoruz.

Hedefi kendimizi koyduğumuzu ve gerçek olmadığını unutuyoruz.


Mükemmel olma ihtiyacı.

Birçok işe başlamamızı veya birçok işi bitirmemizi engelleyen öğretilmiş bir his. Sınavdan iyi not alma ihtiyacı gibi. Sürekli mükemmel için yarışmalıymışız gibi.

Mükemmel olmayacaksa hiç yapmayayım.

Oysa hedefleri biz koyuyoruz. Hedeflerimizi tuturamayacağımızı gördüğümüzde yapmamız gereken belki de vazgeçmek değil.

Düzenli spor yapacağım. Yapamadım, bırakayım mı?

Çocuklarımla daha çok vakit geçireceğim. Toplantı çıktı, gidemedim...

Her gün bir yazı yazacağım. 2 gündür yazamadım. Yazmaktan vaz mı geçeyim?

Performans görüşmesi için yıl sonunu beklemeyeceğim, her ay düzenli ekibimle görüşeceğim. Bu ay yapamadım. Devam edeyim mi?


Kendimizi veya bir şeyleri değiştirmek istiyorsak bir hedefimizin olması gerekiyor ama eğer mükemmelin peşindeysek genelde hayal kırıklığı ile karşılıyoruz.

Adamın birisi hayatı boyunca mükemmel kadını aramış. Sonunda bulmuş. Ama malesef kadın da mükemmel adamı arıyormuş.

Bir şeye başlayıp sonra yarım bıraktığımızda veya bir şeyi başaramayacağımızı düşündüğümüz için başlamadığımızda kendimize sormamız gereken soru belki de:

İlk başta neden böyle bir işe giriştim? Neden?

Bu neden hala geçerliyse ve seçtiğimiz yönteme inanıyorsak belki de devam etmemiz lazım.


Bu yıl farketing’de her gün yazı yazacağım dedim. İyi kötü, uzun kısa fark etmez, gerekirse bir satır ama her gün için bir yazı dedim.

Olmadı.

2 ay önce sanırım 6 gün bir boşluk bıraktım. Önce “300 gün aralıksız, bu da başarı ama olmadı.” deyip bir süre yazmasam da olur diye düşünmeye başladım, sonra ise ilk başta bu işe niye giriştiğimi hatırladım.

Ve 365 rakamını sevdiğim için değil.

Bu yıl 360 yazı yazdım. Sanırım. Belki de 359. Mükemmel değil ama mükemmel. Çünkü mükemmel de gerçek değil.

2022’nin mükemmel olanın peşinde olduğumuz değil, neyi niçin yaptığımızın, hedefleri bizim koyduğumuzun ve değiştirebileceğimizin farkında olduğumuz iyi bir yıl olmasını diliyorum.

Eğer farketing yazılarını beğeniyorsanız, aşağıdan eposta listesine kayıt olursanız sevinirim. Bu yıl da yazmaya devam edeceğim.


twitter’da takip et: cturanli

Farketing e-posta listesine kayıt olun

Farketing yazılarından haberdar olmak için e-posta adresinizi bırakabilirsiniz.

E-postanızı kimseyle paylaşmam ve asla 'spam' yapmam.